FREELANCE ÇALIŞANLAR İÇİN MÜŞTERİ BULMA YOLLARI

 

Freelance çalışmak denince her ne kadar akla ilk olarak özgürlük gelse de bu işin sadece görünen yüzüdür. Vitrin ne kadar parlak görünse de freelance çalışmanın en büyük zorluğu müşteri bulabilmektir. Özgürlüğün bedelini ayın beşinde maaşın hesaba garanti olarak yatmadığında fark ederiz. Peki serbest çalışanlar nasıl yeni müşteriler edinebilir? Bu yazımda sosyal medya uzmanları, dijital pazarlamacılar, yazılımcılar, tasarımcılar, metin yazarları gibi meslek gruplarına yönelik tavsiye ve tecrübelerimi aktarmaya çalışacağım. Umarım sizlerin aklındaki soru işaretlerinden bazılarına cevap olabilirim.

Sosyal olmak ilk şart

Asosyallik freelance çalışmanın düşmanıdır. Eğer sürekli yeni ortamlara giremiyorsanız, kendinizi ve işinizi anlatamıyorsanız büyük geçmiş olsun. Ülkemiz işini çok iyi yapan fakat sosyal becerileri zayıf olduğu için kendini pazarlayamayan insanlarla dolu. Birçoğu bu sebeple özel sektörde sevmediği işlerde tutunuyor yahut kamuya girmek için çaba harcıyor. 

Eğer büyükşehirde yaşıyorsanız katılabileceğiniz etkinliklerin sınırı yok. Üstelik illa sektörel etkinliklere katılmak zorunda değilsiniz. Kaliteli insanlarla tanışabileceğiniz ve small talk imkanı sunan her etkinlik sizin hedefiniz olmalı. Buralarda çekinmeden insanlarla tanışmalı, onlara işleri ve hayatlarına dair basit sorular sormalı ve ardından kendinizi kısaca anlatmaya çalışmalısınız. Üstelik bunu yaparken anlık olarak telefonunuzda gösterebileceğiniz başarı örnekleriniz varsa süper olur. Ayrıca sektörel bir etkinlik değilse anlatacaklarınızı hikayeleştirmeniz gerekecektir. Kimse sıkıcı iş konuşmalarını dinlemek istemez. Fakat örneğin çok iyi bir video uzmanıysanız ayaküstü tanıştığınız kişiye "geçen gün drone kullanırken az daha polis helikopterine çarpıyorduk ama çok şükür durumu kurtardık hem de mükemmel görüntü yakaladık" şeklinde basit bir sosyal görüntülerinizi izletirseniz muhtemelen ilgisini çekeceksiniz. Bu dakikadan sonra olay tamamen karşınızdaki kişinin ihtiyacı olup olmamasına kalıyor. 

Kartvizit hala işe yarıyor

Her ne kadar kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz canım deseniz de kartvizit hala Türkiye'de oldukça işlevsel bir araç. Bir ortama girdiğinizde kendinizi tanıttıktan sonra mutlaka kartınızı uzatın. Özellikle 35 yaş ve üzeri kişiler için bu çok önemli. Hem kurumsal gösteriyor hem de uzun uzun numara alma çabasından kurtarıyor.

Sosyal medya olmazsa olmaz

Sosyal medyada aktif olmak sizin için bir hobi değil iş. Ağınızı sürekli genişletmeli, yaptığınız işleri paylaşmalı, sık sık sponsorlu reklamlar çıkarak işlerinizi potansiyel müşterilerinize ulaştırmalısınız.

Elbette bunu yaparken kaliteli ve göze hitap eden bir sosyal medya hesabına sahip olmak zorundasınız.

Ulaşılabilir olmak önemli 

Birçok freelance arkadaşın atladığı küçük görünen fakat önemli bir konu bu. Sosyal medya hesaplarınız ve varsa web siteniz (olmalı) üzerinden insanlar size uğraşmadan ulaşabilmeli. Telefon, mail, DM vb. yollarınız açık olmalı ve geri dönüş yapma süreniz oldukça kısa olmalı.

Web site sahibi olmak hala prestij göstergesi

Her ne kadar birçok insan sosyal medya hesaplarından işlerini yürütse de bir vitrin ya da prestij unsuru olarak web sitesi hala büyük önem taşıyor. Mutlaka sade bir tasarıma sahip bir web sitesine sahip olmalısınız. 

Ücretsiz hizmetler sunmak dikkatleri üzerinize çeker 

Elbette bedava çalışın demiyorum ama insanları harekete geçirecek basit ücretsiz hizmetler sunmak dikkatleri üzerinize çeker. Örneğin bir SEO uzmanısınız, sosyal medya hesabınızdan paylaşım yapıp, bu gönderinin altına web sitesi linkini bırakanlara sitelerindeki sorunları sıralayacağım diyebilirsiniz. Bu sayede insanlar ücretsiz bir danışmanlık hizmeti almak için size gelecek. Sizler de herkese açık bir mecrada yeteneklerinizi göstererek potansiyel müşterilere bir selam çakacaksınız. 

Niş alanlarda çalışmak sizi ön plana çıkarır 

Elbette her sektöre iş yapabiliriz ama kendimize bir alan seçmek hem bizi daha profesyonel gösterir hem de başarımızın kolayca yayılmasına fırsat tanır. Örneğin bir sosyal medya uzmanısınız, nalbur, butik, pastane, restoran, otel, kuyumcu, emlakçı hesapları yönetebilirsiniz. Fakat bu yaptığınız potpuri herkesin kulağına hitap etmez. Fakat sadece gıda üzerine hesaplar yönetirseniz referans vermeniz, başarınızı ispatlamanız ve aynı sektörde hızla yükselmeniz daha olası. En azından 5 iş yapıyorsanız bunun 3 tanesinin ana alanınıza ait olmasına özen gösterin. 

Dönemsel fırsatları kaçırmayın

Dönem dönem bazı iş alanları çok yüksek potansiyele sahip olur. Sizler de bu treni yakaladığınız zaman kazanç anlamında oldukça tatmin edici bir konuma gelebilirsiniz. Örneğin geçtiğimiz 3 yılda Türkiye'de mobil oyun sektörü uçmuştu. Yahut önümüzdeki aylarda yerel seçimler var. 81 il 900'den fazla ilçe ve sayısını bilmediğim sayıda beldede siyasetçiler büyük bir yarışa girecekler. Üstelik bütçeleri var ve hiçbiri sosyal medya için ne yapması gerektiğini bilmiyor. İyi bir fotoğrafçıya ihtiyaçları var, sosyal medyalarını yönetecek kişilere ihtiyaçları var, metinlerini yazacak kişilere ihtiyaçları var, drone kullanacak birine ihtiyaçları var. Elbette İstanbul veya Ankara B.B. adayları sizlerle çalışmaz fakat daha küçük çaplı yerlerde, daha küçük partilerden olan adaylar size ihtiyaç duyuyor, bunu mutlaka değerlendirin. 

Sözün özü, freelance çalışmanın güzel yanları olduğu kadar zor yanları da var. Öyleyse zorluklara karşı sürekli öğrenmek ve kendimizi geliştirmek durumundayız. Umarım bu yazı da sizlerin kendinizi geliştirme yolculuğunuza yardımcı olmuştur.